Büyükşehir Belediyesi Ramazan Kültür Takvimi kapsamında Orhan Gazi Kültür
Merkezi’nde Sakaryalılarla buluşan Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz oruç-takva
ilişkisini, orucun Allah katındaki kerametini ve sırlarını anlattı.
Sakarya Büyükşehir Belediyesi kültür sanat etkinlikleri, Ramazan ayının maneviyatını
yansıtan birbirinden değerli programlarla devam ediyor.
Takvaya giden yol: Oruç
Son olarak Orhangazi Kültür Merkezi’nde düzenlenen Oruç-Takva ilişkisi konulu
konferansın konuğu Sabahattin Zaim Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi’nde dekanlık
yapan Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz oldu.
İl Müftüsü Mehmet Aşık, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Alpay Şirin’in katıldığı
programda, oruç tutmanın ruh ve beden birlikteliğine katkısı, takvaya uzanan yol ve Allah
katında orucun sırları arasında saklanan keramet konuşuldu.
“O’nlar namazlarını huşu ile kılanlardır…”
Oruç, takva ve Allah’a yakınlaşma kavramlarından bahseden Dr. Hasan Kâmil Yılmaz
şöyle dedi: “Bizden istenen, sadır olan ibadetlerimizin de ruhumuzun ve bedenimizin
birlikteliği gibi ruh ve bedenin birleştiği bir ortamdır. Özellikle bizim bildiğimiz İslam’ın 5
temel şartı benzeri diğer ibadetlere bakacak olursak hepsinde ruh ve beden birlikteliğini
görüyoruz. Günlük hayatımızda en çok namazla karşı karşıyayız. Namazın 12 farzı vardır.
Sadece 1 tanesi ruhumuza, kalbimize ve maneviyatımıza yöneliktir. O da niyet, yani ihlas
ve huşu diye tanımlayabileceğimiz bir özelliktir. Niyet, ihlas ve huşu ile tamamlandığı
zaman müminler feraha ermişlerdir. Onlar namazlarını huşu ile kılanlardır” diye konuştu
“Takva Allah’a yakınlaşma arzusudur”
Prof. Dr. Yılmaz, “Orucun da maddi, bedeni ve ruhi bir tarafı vardır. Maddi tarafı bedenle
alakalı olan yemekten içmekten kesilmek yani oruç yasaklarından uzak kalmaktır. Orucu
oruç yapan ve oruçtan elde edilmesi gereken neticeyi ifade eden hüküm şöyle belirtiliyor.
Sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de oruç farz kılınmıştır. Umulur ki siz de bu
sayede takvaya erişirsiniz. Orucun aç kalmakla ve oruç yasaklarından uzak kalmakla
hedeflediği nihai nokta takva duygusu yani Allah’a yakınlaşma arzusudur. Kalbimizi
dünyadan, masivadan ve Allah’ın dışındaki şeylerden arındırma işidir” ifadelerini kullandı.
Katılımcılar söyleşi sonunda merak ettikleri soruları sordu, günün anısına hatıra fotoğrafı
çekildi.
